18 Eylül 2009 Cuma

27 Mayıs - Şüphe..


Efendim 57 seçimlerinden sonra askerlerin iyice sinire kestiğinden falan bahsetmiştik. Hah. İşte onlardan biri de iki üç yazı altta bahsettiğimiz Faruk Güventürk idi:

"..Faruk Güventürk bu buluşmada çok açık konuştu. 'Beyler burada Kurtlar Vadisi tadında gizli işler çeviriyoruz. İhtilal mihtilal şaka değil bunlar haa, kan alırlar bi taraflarımızdan, tırsan adam varsa gitsin babuş kırılmaca yok.' diyerek tavrını ortaya koydu. Arada 'Lan gitsek mi.' diye düşünenler çıksa da, rezil olmamak adına ses etmediler. İşte o gün, orada, ilk kez 'Bu ihtilal yapılacak!' yemini edildi efendim. Sonra akşam oldu, dağıldılar.."

İşte bu Faruk Güventürk, seçim sonrası işin bokunu çıkartarak hükümetin Milli Savunma Bakanı'na "Hacı darbe yapsak ya be hadi be hacı be." diye bir teklif yapma kararı aldı. Anlayacağınız üç-beş subay diyip geçtiğimiz adamların gözü iyice kararmıştı. Buluşma ayarlandı, Faruk Güventürk çıktı bakan Şemi Ergin'in karşısına. Hiç lafı uzatmadı, "Şemi abi biz böyle darbe falan yapalım diyoruz seni de lider yapalım başımıza diyoruz, hadi be hacı be." diyerek niyetini açıkça ortaya koydu. Şimdi DP hükümetinin kendi bakanından "Ne diyon lan deyyus!" gibi bir tepki bekliyor insan di mi ama. Lakin Şemi Ergin hiç bozuntuya vermeden "Ehehe Faruğum iyi diyosun güzel diyosun da ben topluluk karşısında konuşamam be abi. Lider ruhu yok bende. Siz kendi aranızda ne yaparsanız yapın ama ben karışmam yani." diyerek hükümete bağlılığını gösterdi.

Faruk Güventürk "Okey sağol." diyerek oradan ayrıldı. Şemi Ergin de pişkin pişkin Bakanlar Kurulu toplantısına doğru seyirtti. Toplantıda bir de ne görsün, binbaşının biri Menderes'in başında "Baboli dokuz tane subay darbe planları yapıyo akıllı ol." diye uyarılarda bulunuyor. Şemi Ergin yine olanca pişkinliğiyle muhabbete dalıp "Yaaaa olum benden iyi mi bileceksiniz lan yok öyle bişey takmayın şunu." diye işi tatlıya bağladı. Konuya kafasını takan tek insan, Celal Bayar olmuştu. "Ulan yılların Celal Bayar'ıyım, eminim bu işte bi bokluk var." diye şüphelere düşse de, diğerleri "Bişey olmaz yeaa." diye takılıyorlardı. O sıralarda Irak'ta da bir darbe gerçekleşip hükümet değişince, Menderes de tırsmadı değil. "Hasktir ya cidden darbe marbe oluyo demek böyle şeyler." diye düşüncelere daldı. Geçti ama sonra.

O değil de CHP ne alemde o sırada? CHP, muhalefetin eşantiyon partilerinden Hürriyet Partisi'ni bünyesine katmış, kongreler mongreler yapıp güçlenen bir parti olup çıkmıştı bu yıllarda. Bir yandan "Darbe marbe" dedikoduları. Bir yandan CHP'nin atakları. Yine bad triplerde iken bizim Menderes, 17 Şubat 1959 tarihinde birtakım temaslarda bulunmak üzere Londra uçağına biniverdi kendisi. Uçak kalktı...

s.

1 yorum:

hevesli bardak dedi ki...

Menderes uçağa binmiş, ya nasip demiş.